12 Eylül 2019 Perşembe

Hızlı Bir Vincent van Gogh İncelemesi






Vincent van Gogh, 1889'da Saint-Remy yakınlarındaki bir ruh ve sinir hastalıları hastanesine yatmayı kabul etti ve bir yılını burada geçirdi. Dr. Paul Gachet'in gözetiminde kısa bir süre Auvers-sur-Oise'da kalan van Gogh, 27 Temmuz 1890'da intihar etti.

Ä°lgili resim

Saint-Remy'deki hastanenin doktorları van Gogh'a atölye olarak kullanabileceği bir oda tahsis etmişti; sanatçı burada yoğun bir şekilde çalışabiliyordu. Özellikle manzara resimlerinde kendisini gösteren yeni ve farklı türden enerjinin sebebi Gauguin'le yollarını ayırışı olarak görülmekte. 

Örneğin; 

vincent van gogh arles daki roma kalıntıları (1888) ile ilgili görsel sonucu
(1888)

Arles'i konu alan bu resimde daha sınırlı, tutuk fırça darbeleri, hastanede yaptığı Yıldızlı Gece gibi resimlerine öngörülemezliğin yarattığı ürpertici hissi veren, aleve benzeyen, rüzgara kapılmışçasına yukarı doğru yükselen yuvarlak hatlı kıvrımlarla yer değiştirmiştir.

starry night original ile ilgili görsel sonucu
(Yıldızlı Gece, 1889)

Bizde uyandırdığı bu ürpertici hissi van Gogh, "doğaya özgü sükunet halini betimleme isteği" olarak tanımlasa da, biz bu hissi daha çok huzursuzluk ve tedirginlik olarak tanımlıyoruz.
Aslında van Gogh, yaşamının büyük bir kısmında yaratıcı enerjisini kendi tabiriyle "yoğun limon sarısı ile yapılmış yuvarlak güneş"ten almış ve bu enerjinin peşinden gitmiş olsa da, yaşamının son birkaç ayında takıntısının ay ve yıldızlar olduğu görülüyor. Hatta güneş artık saplantılı olduğu ayı aydınlatmak için bile parlamamaktadır. Güneş, van Gogh'un hayatını terk ettiği gibi resimlerinde de gökyüzünü terk etmiştir. Hatta geç dönem eserlerinin bazılarında, gün ortasında bile gökyüzü koyu bir mavi ile boyanmıştır.

Selvili ve Yıldızlı Yol ile ilgili görsel sonucu
(Selvili ve Yıldızlı Yol, 1890)

van Gogh, bu resmi Paul Gauguin'e yazdığı bir mektupta şöyle tanımlamıştır; "... bir yıldızla selvi daha var; son bir denemeydi bu-gece gökyüzü, parıltısız bir ay, üstüne yansıyan yerin yoğun gölgesinden zar zor kurtulmuş, ince bir hilal, aşırı denebilecek kadar parlak bir yıldız, ... Pencereleri sarı ışıkla aydınlamış eski bir han ve çok uzun bir selvi, çok düz, çok kasvetli. Yol üstünde beyaz bir atın koşulu olduğu sarı bir araba ve geç kalmış iki adam. Çok romantik..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder